GEBELİK ÖNCESİ VE GEBELİK DÖNEMİDE BESLENME
GEBELİK ÖNCESİ DEVİRDE BESLENME
Gebelik, bayanlar için Fazla sayıda fizyolojik değişiklikleri içeren doğal bir süreçtir. Bu süreçte Ebeveyn ve bebek sıhhatini etkileyen birçok etmen vardır ve bunlardan en değerlisi kâfi ve istikrarlı beslenmedir. Bayanların gebelik öncesi ve gebelik periyodundaki beslenme biçimi gebeliğin seyrini tesirler.
Gebelik öncesi periyotta anne:
-Kronik bir hastalığı varsa ona Müsait beslenmeli ve ilaç dozlarını tabibi ile görüşerek azaltmalı,
-Vücut tartısını optimal seviyeye getirmeli,
-Alkol, sigara ve unsur kullanımını kesmelidir.
Gebelik öncesi periyotta bayanlardaki folat eksikliği fetüste spina bifida ve anensefaliyi içeren nöral tüp defektlerine (NTD) neden olmaktadır. Düşük folat seviyesine sahip bayanlarda, gebelik öncesi ve organ gelişiminin gerçekleştiği devirlerde yapılan folat dayanağı NTD’yi Aka oranda (%70) önleyebileceği kanıtlanmıştır.
NTD’yi önlemek için doğurganlık çağında olan ve gebe kalmayı planlayan bütün bayanların diyet ve destek olarak toplamda 400mcg/gün, gebe kalındıktan sonra 12. haftaya kadar 600mcg/gün folik asit almaları gereklidir.
GEBELİK PERİYODUNDA BESLENME
Gebelik periyodunda annenin metabolizmasına ek fetal metabolizma eklenmesiyle artan ihtiyaçların karşılanabilmesi için kâfi ve istikrarlı beslenme Aka Ehemmiyet arz eder. Bu nedenle gebelik sürecinde uygulanacak diyet:
-Annenin fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamalı,
-Annenin besin ögesi depolarını istikrarda tutmalı,
-Fetal büyüme ve gelişmeyi sağlamalı,
-Laktasyona (emzirme dönemine) hazırlık ve salgılanacak sütün güç ve besin ögelerini karşılamalı,
-Gebelik komplikasyonlarına (gestasyonel diyabet, gebelik hipertansiyonu,
Makrozomi ve düşük doğum yükü gibi) karşı esirgeyici olmalıdır.
Gebelik devrinde kusma ve bulantıyı azaltmak için sık aralıklarla Ufak ölçülerde besin tüketilmeli, kızarmış, baharatlı ve yüksek yağlı yiyeceklerden kaçınılmalı; yağsız tost, tuzlu kraker üzere kuru ve tuzlu besinler, B6 vitamini ve zencefil kullanımı da bulantı ve kusma semptomlarını azaltmaya yardımcıdır.
Gebelik devrinde görülen semptomlardan bir Öteki ise reflü ve mide ekşimesidir. Reflüyü önlemek için az ölçüde sık öğün tüketilmeli, yemekten Çabucak sonra yatılmamalı, baş hafif ölçüde yükseltilerek yatılmalı, kafein, çikolata ve asitli besinlerden kaçınılmalıdır.
Gebelik devrinde ayrıyeten B kümesi vitaminler, folik asit, demir, iyot ve çinko supplementleri alınmalıdır.
Gebelik devrinde balık tüketiminin avantajları olduğu kadar dezavantajlarıda (ağır minerallerin kontaminasyonu ve bu minerallerin plesantadan geçerek fetal beyin gelişimini, Olumsuz etkilemesi gibi) vardır. Bu nedenle dikkatli ve yeteri kadar tüketilmelidir.
Bedende ilaç gibisi tesir yaratabildikleri için bitki ve bitki çayları kısıtlanmalıdır. Gebelikte portakal kabuğu, nane yaprağı, kuşburnu, zencefil ve ahududu yaprağı üzere bitki çayları günlük 2-3 kupa tüketilebilir fakat papatya, yarpuz, dut, defne, hatmi çiçeği, hindiba, sinameki çaylarının tüketilmemelidir. Ayrıyeten siyah-yeşil çay, kahve, kakao üzere bitkisel besinler kafein içerdiği için dikkatli kullanılmalıdır.
DİYETİSYEN BÜŞRA ŞAHİNER
Yorum Yok